Overblog
Edit post Folge diesem Blog Administration + Create my blog
5. März 2011 6 05 /03 /März /2011 18:34

Yirminci yüzyılın sonlarında Tribüncülerin hayatı iyice zorlaştı ve iki arada kaldılar. Bir yanda polis baskısı diğer yanda vazgeçemedikleri rakipleri arasında geçen çatışmaları.

 

Evet, hala şuursuzca yok yere çıkardıkları kavgalar sürüyordu çünkü hiçbir önlem almadılar. Aralarında kulüp sevgisini takıma desteği önemsemeyenleri, sırf kavga çıkarmak için oluşumlara katılan, her an şiddete hazır ve sade kendilerini tatmin eden kişileri ayıklayamadılar.

 

Aslında kimsenin umurunda değildi herkes oluruna bırakmıştı ki günümüze kadar devam ediyor. İşte bu yüzden otokontrolü elden bırakmamalı. Davaya yürekten gönül verenler, armanın peşinden koşanlar ile kötü niyetli menfaatçileri mutlaka ayırmalı.


Bir süre sonra rakiple kapışmakta zorlaştı. Statlarda artan çevik kuvvet timleri Ultra gruplarının arasına kara kedi gibi girdiler. Buda kuşkusuz polis-Ultras arasında kavgaları arttırdı. Yapılan toplantılar çözüm önerileri onca uyarılar boşa çıkmıştı durum eskisinden saha sertleşti ve sürekli kötüye gidiyordu.

 

Bıçaklar tekrar ortaya çıktı, çatışmalar yine eskisi gibi kanlı geçiyordu ve kimse şiddeti hafifletmeye gayret göstermiyordu. Ne Ultra grupları nede polis geri adım attı. Gerekirse bu yolda ölmeyi bile göze aldılar maalesef öldüler de. Raciti ve Sandri iki vahim örnek.


Deplasman yolculuklarında da şiddet ön plana çıkmaya başladı. Trajik olaylardan birisi 24 Mayıs 1999 günü Piacenza-Salernitana müsabakası sonrasında yaşandı.

 

Milanlı taraftarlar Perugia deplasmanın da polisle şiddetli çatışmaya girdiler, bir önceki yazıda bahsetmiştim.

 

Aynı gün diğer yörede başka maç oynandı.  Salernitana, Piacenza’ya karşı aldığı beraberlik yetmedi ve Serie A ‘dan düştü. Campannia bölgesinden gelen binlerce Salernitana Ultra’ları üzgün ve öfkeliydiler. Onca teptikleri yol, takımlarına verdikleri destek yeterli gelmemişti. Üzgün halde Piacenza tren istasyonuna geldiler. Böyle anlar çok tehlikelidir. Öfke hüzün, içki uyuşturucunun etkisi birbirine karışınca yangını benzinle söndürme etkisi yaratır. Hele grubun içinde sade kavga için gelen hergeleler varsa çıkacak olayları görmek için falcı olmaya gerekmiyor.


Nihayet bekledikleri tren geldi ve binmeden olaylar başladı. Taşlar şişeler polisle çatışmalar kısacası Salernitana Ultra’ları şuursuzca öfkelerini kustular.

 

Uzun acı dolu ve sonunda 4 ölüyle noktalanan yolculuk başladı. 1 Haziran 1999 günü içişleri bakanlığına bağlı müşavir Sinisi parlamentoya sunduğu rapordan özet;

 

21:15 sularında Bologna istasyonuna yanaşan tren su ve yemek ihtiyaçları gidermek için kısa mola verdi. Trenden inen taraftarlar istasyonun tüm büfelerini yağmaladılar ve polisle çatışmaya girdiler. Olaylara kısa süre sonra hâkim olan polis kimseyi tutuklamadan tekrar trene bindirdi. Saat 22:10 da hareket eden trenden şişeler ve taşlar fırlatıldı, peronda duran yolcular, atılan maddelerden hafif yara aldılar. Bunun üzerine Bologna emniyet müdürlüğü trenin uğrayacağı şehirlerin güvenlik güçlerine önlem almaları için uyardı. Prato, Fiorentina Campo di Matre, Roma Tiburtina, Napoli Campi Flegri, Napoli Piazza Garibaldi, Torre Annunziata, Nocera Inferiore ve Salerno. Tüm istasyonlarda gerekli güvenlik önlemleri alındı. Fakat trenin durduğu tüm istasyonlarda her seferinde şiddetli olaylar çıktı. Polisle çatışmalar yağmalanan büfeler taşlı ve şişeli saldırılar maalesef alınan önlemler yeterli değildi. Bergamo’ya bağlı Grizzana yöresinde ters istikametten gelen E234 numaralı Viyana’ya giden ekspres, atılan yangın söndürme aleti makinist kabininin camını parçaladı. Battipaglia-Napoli arası işleyen başka bir tren atılan maddelerden ağır hasar aldı. Torre Anunziata istasyonunda zorunlu olarak durduruldu ve yolcular başka trene aktarılarak yollarına devam etmek zorunda kaldılar. Nocera Inferiore istasyonuna yanaşırken imdat freni çekildi. Hasar ağır, bazı tamir işlemleri yapılması gerekiyor.  Tamir edilecek vagonda bulunan taraftarlar dışarı çıkarıldı, içeride kalanlar vagonlarda ne kadar koltuk varsa söküp karşı raylara attıklarından dolayı hareket emri bekleyen başka treni engellediler. Vagondan inenler istasyonun dışına çıkarak park halinde duran otomobillere büyük hasar verdi, o arada ufak bir kız çocuğu hafif yaralandı. Takviye kuvvetler taraftarları zorla trene bindirilerek sabah 08:15 sularında yollarına devam etmesini sağladı. Salerno yakınlarında Santa Lucia tünelinin girişinde tekrar imdat freni çekildi. Onarıldıktan sonra tren yoluna devam ett. Tünelin 700 metre çıkışında tren personeli 5. Vagonun yandığının farkına vardı.

Salernitani2.jpg

25 Mayıs sabahı Salerno istasyonuna yanaşan bir tren değil, 80 akis üzerinde duran bir hurda.

 

Sanki onca yaşanmış olay yetmemiş gibi ısrarla birileri trenin Salerno istasyonuna yanarak girmesini istiyordu.

 

Simone Vitale 21 yaşında, kabus dolu yolculuğun kahramanı. O, yanan vagonun içinden 4 renktaşının hayatını kurtardı. "Giuseppe Diodato(23), Vincenzo Loi(15), Ciro Alfieri(15)" ve Simone Vitale 21 yaşında o bir kahraman, maalesef kendisi yetmiyor ve feci şekilde can veriyor.


Biliyor musunuz? Spagnolo boşuna öldü. Yapılan toplantılar, çıkarılan ağır yasalar tüm çabalar boşunaydı.

 

Bu noktadan sonra iki seçeneğin var, ya tribünden tamamen çekileceksin ya da her şeyi göze alarak mücadeleye devam edeceksin!

 

Ve mücadele hala devam ediyor, etmelidir her şeye rağmen!


Bana bu olayda birçok şey anlamsız geliyor. Tamam, kaybedilen her maç sonrası üzülüyoruz öfkeleniyoruz ama hıncını bu denli çıkarmaya ne gerek var?

 

Salernitano Ultra’larının yaptıkları ne arma aşkıyla, ne taraftarlıkla nede futbolla uzaktan yakından alakası yok!

 

İstediğimiz kadar çevik kuvvete vb. baskılara kızalım ama şu olayların savunulacak yanı yok arkadaşlar.

 

Öte yandan Spagnolo ölümünden sonra alınan güvenlik önlemleri yetkililer tarafından bu olayda uygulanmadığı açıkça ortada. Olayların bu boyutlara geleceği bilindiği halde kimse sorumluluk almıyor. Trenin uğradığı her istasyonda çıkan olaylarda kimse tutuklanmıyor ve aynı bayrak yarışında olduğu gibi bir diğer şehre devrediliyor tren. Hadi Piacenza’da göz yumuldu ama en geç Bologna’da trenin devam etmesine müsaade verilmemeliydi. Yeterli önlemler alınsaydı 4 çocuk ölmeyecekti….devam edecek

Diesen Post teilen
Repost0
Published by Erdal Güngör

Blog Içeriği

  • : Blog von Erdal Güngör
  • : Liberta per gli Ultras ! No Al Calcio Moderno ! Galatasaray,Ali Sami Yen,Metin Oktay,istanbul,Alpaslan Dikmen,Karıncaezmez Şevki,Fatih Terim,Hooligan,Ultras,Hagi,Two and a half Man,Football Supporters Europe,The Big Bang Theory,Çılgın Türkler, Family Guy, Fringe,eBileteHAYIR!
  • Kontakt